Bayburt’ta çevre bilinci alanında farkındalık yaratmak, çocukları sanat ve yaratıcılıkla buluşturmak amacıyla hayata geçirilen “Nehri Sanatla Yıkamak” projesi kapsamında sergi açıldı.
Baksı Kültür Sanat Vakfı tarafından BOCCHI sponsorluğunda yürütülen proje çerçevesinde 10 ortaokuldan 100 öğrenci, Çoruh Nehri çevresinde yaklaşık 100 kilometrelik hat boyunca atık topladı.
Öğrenciler, Valilik, Belediye, Bayburt Üniversitesi, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi ile bazı sivil toplum kuruluşlarının da desteklediği proje için toplanan atıkları Baksı Müzesi’ndeki atölyelere getirdi.
Çocuklar, plastik, ahşap ve tekstil gibi atıkları, hayal güçlerini kullanarak çeşitli şekillere dönüştürdü.
Öğrencilerin çalışmalarının yer aldığı sergi, sanatçı ve akademisyen Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın 2010’da merkeze bağlı Bayraktar köyünde kurduğu, Avrupa Konseyi 2014 Yılı Müze Ödülü ve TBMM Onur Ödülü’nün yanı sıra birçok ödüle layık görülen Baksı Müzesi’nde açıldı.
Projenin ülke geneline yayılması hedefleniyor
Baksı Müzesi kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, serginin açılışında, son yıllarda çevre sorununun oldukça arttığını, bu konuda çok hızlı bir değişim yaşandığını söyledi.
Bu değişimin, doğa ve insan arasındaki ilişkiyi de tedirgin edici biçimde olumsuz kanala götürdüğüne dikkati çeken Koçan, “O nedenle insanlar artık ‘Biz bu doğanın parçasıyız. Parçası olduğumuz doğayı yok etmek yerine onunla daha mutlu bir gelecek üretebiliriz ve ona saygı gösterebiliriz’ sorusuyla karşı karşıya. Dünyamız çok hızlı değişiyor, gelişiyor. Bundan olumlu bir sonuç çıkarabiliriz ama ne zaman? Bu değişimi yönetebilirsek.” dedi.
Koçan, akarsuları temizlemenin önemli olduğuna dikkati çekmek için projeyi Çoruh Nehri’nden başlattıklarını da anlatarak, şu değerlendirmede bulundu:
“Başta ‘Denizleri temizleyelim’ dedik. Ama kişisel kanaatim, aslında temizlenmesi lazım gelen akarsulardır. Çünkü denizlere o sular bütün atıkları götürüyorlar. Ve yaşam birimleri sürekli olarak bu akarsuların etrafında kuruluyor. O nedenle bir bilinç oluşturmak gerekir. Akarsulardan çıkan berrak su kirleniyorsa, buluştuğu yere büyük bir kirlilik götürüyor. Bu da doğal hayatı tehdit ediyor. O açıdan akarsuları temizlemeyi önerdim. ‘Böylece kaynağında insana da ulaşmış oluruz’ dedim ve bunu çok makul buldular.”
Prof. Dr. Koçan, proje kapsamında her şeyin yolunda gitmesi durumunda bütün nehirleri temizlemek istediklerini dile getirdi.
Çalışmayı çocuklarla yapmaya devam edeceklerini belirten Koçan, şunları kaydetti:
“Toplumsal dinamiğimizin iki büyük belirleyicisi var. Biri çocuklar. Vali, bilim insanı, rektör, bürokratlar oradan çıkacak. Onlar hayatı bir destana dönüştürecek. Umut orada var. Onun için çocuklara bir şeyi teslim ettiğiniz andan itibaren bileceksiniz ki geleceğe teslim ediyorsunuz. İnsanoğlunun en saf ve temiz yüreğine teslim edeceğiz. O nedenle biz ‘Bu projeyi çocuklardan başlatalım’ dedik.”
Koçan, projeyi son derece insani bulduğunu ve çocukların toplanan atıklardan çok değerli sanat eserleri ürettiğini vurguladı.
Her yıl yetenekle ilgili burslar verdiklerini de anımsatan Koçan, “Ama bu projede yer alan çocuklar, seçilmiş çocuklar değil. Bu çocuklarımız, okullardan gönderilen arkadaşlarımız. Öyle olduğu halde yaratıları olağanüstü. Bu da bizdeki yaratıcı potansiyeli açığa çıkarıyor diye düşünüyorum. Çocukların hepsinin gözlerinden öpüyorum. Onur verdiniz bize. Umut ediyorum bunun ikincisi, üçüncüsü yayılarak Türkiye’nin her tarafında kendini gösterecek.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından protokol üyeleri, atölye çalışmalarına katılan 25 öğrenciye sertifika ve hediye verdi.
Etkinlik, katılımcıların ekim ayının sonuna kadar açık kalacak.
AA